Merhaba,
bu yazıda tek böbrekle yaşamaya değinmek istedim. Öncelikle tek böbrekli olmanın hiçbir farklılığını görmediğimi söylemek isterim. İki böbrekle doğdum ve böbreğim ameliyatla hiç alınmadı. İşte enteresan hikaye burada başlıyor...
Çift böbrekten tek böbreğe
Kemoterapi sürecinden sonra ultrasonlarda böbreğimin boyutunun küçülmüş yada bir bölümünün alınmış olduğu görülüyordu. Ailem bu şekilde bir bilgi almadığı için hastane ile irtibata geçerek böyle bir şeyin nasıl olduğunu soruşturmak istemiş. Hastanedeki birimler şaşkınlık içinde kalarak böbreğe dokunmadıklarını kanıtlarıyla sunmuşlar. Hala nasıl olduğu anlaşılmamış olsa da doktorlar bir rivayete göre kemoterapi sebebiyle böbrekteki damarların kansız kalıp büzüşerek böbreği küçülttüğü yönünde şeyler söylediler. Olayın meydana geldiği sol böbreğim küçülmüş olsa da görev yapabilirken en son ki ultrasonlarım da böbreğin görülmediği farkedildi. Yani kendi kendine küçülmeye devam edip, tekrardan ortaya çıkabilen bir böbreğim var. Hayatım tam anlamıyla enterasanlıklar silsilesi.
Şuanda Gitelman Sendromum sebebiyle böbrek hastası sınıfına giriyor olsam da diyalize vb. ihtiyaç duyulmadı. Tek olan böbreğimiz diğer böbreğin işini devraldığı gibi aynı zamanda daha da ebat büyüyormuş. Tek hissettiğim nokta her zaman bir aktivite esnasında herkesten çabuk yoruluyor olmamdı. Ve genel olarak tek böbrekli kişiler için yüksek tansiyon tehlikesi olduğu söylense de benim tansiyonum her zaman düşüktür. Nefroloji doktorum doğru beslenme, bol su içme ve bol aktivite yapmanın her şeyin kilit noktası olduğu gibi böbrek içinde hayati önem taşıdığını söyledi, ben de onu dinlemeye çalışıyorum.
Böbrek konusunda tek bir şansımız olsa da biz iki böbrekten ibaret değiliz...
Yorumlar
Yorum Gönder